Mevsimler değişir, hayat değişir ve ne yazık ki toplumun güzellik algısı da sürekli değişir. Ancak değişmeyen tek şey, birçoğumuzun aynaya baktığımızda hissettiği yetersizlik ve eleştirel seslerdir. Kadınların kişisel gelişim yolculuğunda belki de en büyük engellerden biri, dayatılan ‘ideal’ beden kalıbına uymama baskısıdır. Oysa gerçek özgüvenin kilolarla, çizgilerle ya da kusursuzluk mitiyle hiçbir ilgisi yoktur. Beden olumlama (Body Positivity) ve pozitif beden imajı geliştirmek, bir trend değil; zihinsel sağlığımız için atmamız gereken devrimci bir adımdır.
Sosyal medya filtreleri ve parlak reklam panoları, bize sürekli olarak tek tip bir güzellik standardı sunuyor. Bu dijital mükemmeliyetçilik bombardımanı karşısında, içimizdeki “eleştirmen” de sesini yükseltiyor: “Göbeğin çok fazla,” “Selülitlerin görünüyor,” “Yeterince sıkı değilsin.” Bu eleştirel ses, kendi potansiyelimizi gerçekleştirmemizi engelleyen, enerjimizi tüketen bir düşmana dönüşebiliyor.
Unutmayalım ki, bu kalıplar ticari kaygılarla yaratılmıştır. Milyar dolarlık güzellik ve diyet endüstrisi, bizi kusurlu hissettiği sürece ayakta kalır. Beden olumlama hareketi ise bu ticari döngüyü kırmak, bedenimizi bir meta değil, eşsiz bir yaşam yuvası olarak görmeyi öğrenmektir.
Beden olumlama, aynaya baktığınız an vücudunuza delicesine aşık olmak demek değildir. Bu bir hedef değil, bir süreçtir. Başlangıçta hissettiğimiz derin eleştiriyi, yavaş yavaş tarafsızlığa dönüştürmekle başlar. Vücudunuzu “sevmek” zorunda değilsiniz, ama ona saygı duymak zorundasınız. Çünkü o, sizi her gün ayakta tutan, nefes alıp vermenizi sağlayan muhteşem bir makinedir.
Peki, bu pozitif imajı nasıl inşa edebiliriz?
Vücudunuza baktığınızda gördüğünüz her şeyi bir fonksiyon olarak değerlendirmeye başlayın, bir görünüm olarak değil. Elleriniz yemek pişirdiği için, bacaklarınız sizi istediğiniz yere taşıdığı için, karnınız sizi beslediği için teşekkür edin. Bedeniniz, sizin hizmetçiniz değil, ortağınızdır.
Kendinizi sürekli “zayıflama” diyetleri, filtreli fotoğraflar ve bedeninizle ilgili olumsuz konuşmalar yapan hesaplarla çevrili buluyorsanız, zihinsel sağlığınızı korumak için bir temizlik yapın. Sosyal medyada sadece mutluluğu ve başarıyı değil, gerçekliği ve çeşitliliği yansıtan içerik üreticilerini takip edin. Eleştirel konuşmalardan uzak durun ve kendinizle ilgili pozitif konuşma başlatan ilk kişi siz olun.
Beden imajını geliştirmede en önemli adımlardan biri de kendinizi iyi hissettiğiniz kıyafetleri giymektir. “Şunu yaparsam/zayıflarsam giyeceğim” dediğiniz tüm kıyafetleri bir kenara bırakın. Gardırobunuzu, şu anki size tam uyan, içinde güçlü ve rahat hissettiğiniz parçalarla doldurun. Kıyafetler bedeninizi onurlandırmalı, onu gizlemeye çalışmamalıdır.
Egzersiz yapma motivasyonunuz “ceza çekmek” ya da “kilo vermek” olmaktan çıksın. Bedeninizi hareket ettirmek, enerjinizi artırmak, gücünüzü hissetmek ve zihninizi temizlemek için bir kutlama olsun. Amacınız ideal bir sayıya ulaşmak değil, hareket etmenin size verdiği keyfi ve sağlık faydalarını hissetmek olmalıdır.
Unutmayın, beden olumlama; her beden şeklinin ve büyüklüğünün güzel olduğu inancıdır. Sizin kişisel yolculuğunuzda ise bu, aynadaki yansımanızı değiştirmeye çalışmak yerine, bakış açınızı değiştirmeye çalışmaktır. Kendinizi sevmeye, saygı duymaya ve kendinize şefkat göstermeye bugünden başlayın. En güzel, en değerli ve en güçlü haliniz, zaten şu anki halinizdir.
SAMSUN HABER
19 Aralık 2025SAMSUN HABER
19 Aralık 2025SAMSUN HABER
19 Aralık 2025GÜNDEM
19 Aralık 2025SPOR
19 Aralık 2025DÜNYA
19 Aralık 2025EKONOMİ
19 Aralık 2025
1
Deren Yaşar Prematüre Bebekler İçin Umut Işığı Oldu
2410 kez okundu
2
Sosyal Medya Kullanımı Çocuklarda Depresyon Riskini Artırıyor
1083 kez okundu
3
Yoga Hakkındaki Yanlışları Bir Kenara Bırakın
725 kez okundu
4
O Koçluk Olmadı Bu Koçluğu Deneyelim!
515 kez okundu