22 Aralık 2025 Pazartesi
Hamilelik, anne vücudunda önemli değişikliklerin yaşandığı, beslenme ve sıvı alımının hayati önem taşıyan bir süreçtir. Oruç tutmak, hamilelik döneminde kişiden kişiye farklı etkiler gösterebilir. Hem tıbbi hem de dini açıdan dikkatlice değerlendirilmesi gereken bir konudur.
İslam’a göre, hamile ve emziren kadınlar için oruç tutma durumu, anne ve bebeklerinin sağlığına zarar vermemesi koşuluyla belirlenir.
Hamilelikte uzun saatler boyunca aç kalmak ve susuz kalmak, çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir:
Oruç süresince yeterli su alımı olmadığında vücut susuz kalabilir. Bu durum bağışıklık sistemini zayıflatabilir, erken doğum riskini artırabilir ve idrar yolu enfeksiyonlarına neden olabilir. Özellikle yaz aylarında oruç tutmak dehidrasyon riskini artırabilir.
Uzun süre aç kalmak kan şekerini düşürebilir ve baş dönmesi, bayılma, mide bulantısı, halsizlik gibi belirtilere yol açabilir.
Oruç sırasında yeterli besin alınamadığında, bebeğin sağlıklı gelişimi olumsuz etkilenebilir. Yetersiz beslenme, bebeğin vitamin, mineral ve protein ihtiyacını karşılayamamasına neden olabilir.
Oruç, mide yanması ve sindirim sorunlarını artırabilir. Az sıvı alımı ve dengesiz beslenme kabızlık sorununu tetikleyebilir.
Eğer bir anne adayı doktor kontrolünde oruç tutmaya karar verirse, bazı önemli önlemler almalıdır:
Doktorlar ve beslenme uzmanları, özellikle hamileliğin ilk ve üçüncü trimesterlerinde oruç tutulmasını önermemektedir. Bebek sağlığı için düzenli beslenme ve sıvı alımı kritik önem taşır. Oruç tutmaya karar veren anne adaylarının, doktorlarına danışarak tıbbi değerlendirmeler sonucunda bu kararı alması en doğru yol olacaktır.
Hamilelikte oruç, tıbbi açıdan bazı riskler taşıyabilir ve her anne adayı için etkileri farklı olabilir. Oruç tutmayı düşünen hamileler, öncelikle kendi sağlıklarını ve bebeklerinin sağlığını göz önünde bulundurarak doktorlarına danışmalıdır. Unutmayın, sağlık her şeyden önce gelir!