Geçtiğimiz yıl, Canik ilçesinde yaşanan dramatik olaylar, hala gündemdeki sıcaklığını koruyor. Özellikle dinamit patlatılması ve heyelanla ilgili gelişmeler, kamuoyunda büyük tepkilere yol açtı. Canik’in doğasına zarar veren bu olayların sorumluluğu, yerel yönetimden merkezi yönetime kadar birçok noktaya uzanıyor. Peki, bu süreçte kim sorumlu? Canik'te gerçekten neler oluyor?
Dinamit Patlatmalarının Ardında Kim Var?
Geçen yıl Canik ilçesinde yapılan dinamit patlatmaları, doğal dengenin bozulmasına ve çevresel felaketlere yol açtı. Yerel halk, patlamaların ardından heyelan tehlikesiyle karşı karşıya kaldı ve büyük bir panik yaşandı. Peki, bu patlatmalar kim tarafından yapıldı ve kim bu işin sorumlusu?
Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, bu konuda dikkat çeken açıklamalarda bulunmuştu. Başkan Sandıkçı, bölgedeki otel ve AVM projeleri için gereken izinleri verdiğini, ancak çevresel etkileri göz ardı eden patlatmaların sorumluluğunu Büyükşehir Belediye Başkanı’na yükledi. Yani, yerel yönetim tarafından başlatılan bu projelere dair yapılan patlatmaların, Büyükşehir Belediyesi tarafından denetlenmediği ya da gerekli çevresel etki raporlarının alınmadığı iddiaları gündeme geldi.
Canik’in Doğal Dengesine Verilen Zarar
Canik ilçesi, Karadeniz’in yeşil doğasıyla ünlüdür. Ancak son yıllarda yapılan büyük inşaat projeleri, bu doğal dengenin altını oyuyor. Dinamit patlatmaları, yalnızca heyelan riskini artırmakla kalmayıp, aynı zamanda yerel flora ve faunanın da yok olmasına yol açtı. Yüksek katlı oteller ve AVM projeleri için yapılan bu tür patlamalar, şehrin doğal yapısına büyük zararlar veriyor.
Bununla birlikte, projelere dair yapılan açıklamalarda çevresel etki değerlendirme raporlarının yetersizliği, başlıca eleştiri konusu oldu. Bu raporlar, genellikle projelerin çevreye olan etkilerini göz ardı etmekte ya da yeterli tedbirleri almamakta başarısız kalıyor. Dinamit patlatmaları, bu tür ihlallerin bir sonucu olarak görülüyor.
Büyükşehir Belediyesi Ne Yapıyor?
Canik’te yaşanan bu sorunun merkezine yerel yönetim ve Büyükşehir Belediyesi oturuyor. Başkan İbrahim Sandıkçı, yaşanan çevresel felaketten doğrudan sorumlu tutulamayacağını belirterek sorumluluğu Büyükşehir Belediye Başkanı’na atıyor. Ancak bu durum, tartışmaların önüne geçmiyor. Yerel yönetimler arasındaki sorumluluk karmaşası, halkı daha da çaresiz bırakıyor. İnşaat projelerinin denetlenmesinde büyük eksiklikler olduğu aşikâr.
Bu karmaşık durum, Canik’in gelişimini ve doğasının korunmasını zorlaştırıyor. Büyükşehir Belediyesi’nin, yerel yönetimler ve çevre denetim birimleriyle daha sıkı bir işbirliği yapması gerektiği her geçen gün daha fazla anlaşılmakta. Bu tür projelerin, çevresel etkilerinin daha fazla dikkate alındığı, halkın sağlığını ve güvenliğini ön planda tutan bir yaklaşım benimsenmesi gerektiği açık.
Canik Halkı Ne Düşünüyor?
Canik’teki yerel halk, özellikle son yıllarda yaşanan heyelan ve çevresel felaketlerle büyük bir endişe içinde. Dinamit patlatmalarının, heyelanı tetiklediği ve can kaybı riskini arttırdığı konusunda endişeler giderek büyüyor. Halk, yerel yönetimin ve Büyükşehir Belediyesi’nin bu projeleri daha şeffaf bir şekilde denetlemesini ve doğaya zarar vermemek için daha sürdürülebilir projeler üretmesini talep ediyor.
Çevreye ve doğaya zarar vermeden sürdürülebilir bir büyüme modelinin, Canik için en doğru yol olduğuna inanılıyor. Yerel halkın bu konuda daha fazla bilgi ve şeffaflık istediği ise aşikâr. Çünkü Canik, sadece inşa edilen binalarla değil, doğası ve yaşam kalitesiyle değer kazanabilir.
Sonuç Olarak: Canik’te Neler Oluyor?
Canik, son yıllarda inşaat furyasıyla karşı karşıya kaldı. Ancak bu süreçte doğaya verilen zarar, bölge halkını ve çevreyi korumakla yükümlü olan yerel ve merkezi yönetimleri sorumluluk almaya zorlıyor. Dinamit patlatmalarının ve heyelanların sorumluluğu, yöneticiler arasında birbirine atılmaya devam ediyor. Canik’teki bu sorun, yalnızca belediyelerin değil, tüm paydaşların sorumluluğu altına girmeli. Bölgedeki inşaat projeleri artık sadece ekonomik büyüme değil, çevresel sürdürülebilirlik açısından da dikkatle ele alınmalıdır.
Canik’in geleceği, doğru planlama ve çevreye duyarlı projelerle şekillenmelidir. Bu, sadece yerel yönetimlerin değil, her birimizin sorumluluğudur.